Bİ'KENT - Körfez… Hani şehrin mücevheri diye anlattıklarımızdan. Ama aslında; çocukların deniz kenarına gidip ayağına yosun bulaşmasından korktuğu bir bataklık.
Yıllar boyunca konuştuk; “Temizlenecek, temizlenmeli, olmaz böyle…” diye. Ama herkesin aklında aynı soru: “Neden bu hale geldi?”
Her şey Gediz Nehri’nin kirli suyunda gizli belki de. Ya da sanayi atıklarında, kanalizasyon borularından çıkan kara duman gibi pislikte. Ama suçluyu bulmak kolay değil. Belki biziz; kirliliği susarak seyreden kent sakinleri.
Peki ya belediyeler? Ellerinde koca koca projeler, ama yıllarca dokunulmayan dibi çamur dolu körfez. Sorular sormak gerekiyor bazen; cevapların rahatsız edeceğini bilsek bile.
TARİHİN EN BÜYÜK YATIRIMI MI?
İzmir Büyükşehir Belediyesi, kolları sıvamış. Körfezi kurtarmak için, “tarihin en büyük yatırımı” deniliyor. Peki, neden bu kadar uzun süredi? 20 santimetreye kadar inen su derinliğini, 4 metreye çıkarmak için 2,5 milyon metreküp çamur taranacak. Devasa bir proje… Ama sorularımızı susturacak kadar devasa mı?
Yıllarca kirlenmesine izin verilen körfezi temizlemek için 440 milyon TL harcanacak. Bu rakam büyük. Ama daha da büyük olan, bunca yıl boyunca körfezi neden bu hale getirdiğimiz.
SUÇLU KİM?
İZSU Genel Müdürü’nün anlattıkları yürek sızlatıyor. Organize sanayi bölgelerinden, Gediz Nehri’nden ve daha nice kanallardan gelen atıklar, körfezi adeta bataklığa çevirmiş. Deniz seviyesi o kadar düşmüş ki, suyun akıntı hızı bile yavaşlamış.
Yani kırılacak bir zincir var burada. Ama zincirin halkaları o kadar paslanmış ki… Hangisinden başlanacak?
Bu soruyu sorarken, çözüm arayışı için yapılan projelere destek vermemek de olmaz. Ancak destek verirken, daha derin bir hesap sormak da gerekiyor.
GÜZELLİKLER UNUTULMASIN
Bir zamanlar İzmir Körfezi, maviliğin ve özgürlüğün simgesiydi. Yelkenliler suya inip balıklar dans ederdi. Kıyıdan denizi izlerken, tuz kokusunu ciğerlerimize çeker, derin bir nefes alırdık.
Şimdi ise, o görüntüler yerine; körfezde yüzen plastik şişe ve poşetlere tanıklık ediyoruz. Bunu değiştirmek mümkün mü? Evet. Ama bunu değiştirmek için yüksek maliyetli projeler kadar, zihniyetimizi de değiştirmek gerekiyor.
UMUT VAR MI?
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, bu projeye “Tarihî bir dönüşüm” diyor. Haklı olabilir. Ama biz de sormalıyız; sadece yatırımlarla değil, şehrin her zerresine yayılan bilinçle desteklenecek mi?
İzmir’in geleceği bu soruya verilecek cevapta saklı. Körfez kurtulabilir, maviliğini yeniden kazanabilir. Ama bu sadece çamur taramakla olmaz. Denizi kirleten zihniyeti de taramalıyız.