İSTANBUL’da her üç kişiden biri barınma krizinden endişe ediyor. Yükselen kiralar, megakentte yaşamı her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Özellikle alt gelir grubundakiler için artık barınmak bile lüks.
KONUTDER’in yaptığı araştırma, bu vahim tabloyu gözler önüne serdi. 18-50 yaş arası, 30 bin lira üzerinde geliri olan 1.069 kişiyle yapılan ankete göre, kiracıların yüzde 80’i halinden mutsuz. Yani, neredeyse her 10 kiracıdan 8’i evini sadece çatısı olduğu için değil, altında ezildiği için de hatırlıyor.
GENÇLERİN HAYALİ DE BORCA MAHKÛM
Araştırmanın en çarpıcı sonuçlarından biri gençlerin ev sahibi olma hayali... Gençlerin %71.4’ü, uygun kredi koşulları sağlanırsa, harcamalarını kısarak ev almayı planlıyor. Ama "uygun kredi"nin ne olduğunu bilen yok. Çünkü her geçen gün artan faiz oranları ve yükselen konut fiyatları karşısında bu hayal, İstanbul Boğazı’nı görme ihtimali kadar uzak.
KİRACI OLMAK, YÜK OLMAK DEMEK
Kiracıların mutsuzluğu sadece kira fiyatlarından değil. Araştırma, gelir seviyesi düştükçe bu mutsuzluğun arttığını gösteriyor. Yani bir zamanlar "kendi evin gibisi yok" derken şimdi "başını sokacak bir yer bulmak yeter" demeye başladık.
Katılımcıların yüzde 81.1’i hâlâ konut yatırımını mantıklı buluyor. Ama artık bu, sadece bir yatırım aracı. Evi yatırım için alanlar artarken, oturacak ev arayanların umudu azalıyor.
EV ALMAK ARTIK SADECE BİR HAYAL
"Ev alma hayaliniz var mı?" sorusuna %55’ten fazlası "var" diyor. Ama nasıl?
Tasarruf ederek mi?
%59’u öyle sanıyor. Ama İstanbul’da tasarruf etmek, gökdelenlerin arasında yıldızları görmek kadar zor.
YA SONRA?
Bir evin altında yaşamak değil artık mesele... O evin kirasını nasıl ödeyeceğini düşünmeden uyuyabilmek, bir gün kendi evinde uyanma hayali kurabilmek... İstanbul’da her köşe başında yeni bir gökdelen yükselirken, o gökdelenlerin gölgesinde yaşayanların umutları her geçen gün biraz daha azalıyor.
Çünkü bu şehirde artık barınmak bile lüks. Ve her geçen gün biraz daha pahalıya mal oluyor...
